Kuranın nitelikleri ile ilgili ayetler

Yüce kitabımız Kuranı Kerim’de Kuranın nitelikleri ile ilgili ayetleri bu sayfada derledik. İşte Kuranı Kerim’de geçen Kuranın nitelikleri ile ilgili ayetler.

68/52. Bu (Kur’an), alemler için bir. Öğütten başka bir şey değildir.

81/25. Bu (Kur’an), kovulmuş Şeytan’ın sözü değildir. 26. Nereye gidiyorsunuz? 27-28. Kur’an âlemler içinde, ancak aranızdan doğru yola girmeyi dileyene bir öğüttür.

80/13-14. O, kutsal kılınmış, yüceltilmiş, arındırılmış sahifeler üzerindedir. 15-16. iyi kimselerin, saygıdeğer elçilerin elindedir.

86/11-13. Dönüşü olan göğe ve yarılacak yeryüzüne andolsun ki, bu (Kur’an) kesin bir sözdür. 14. O eğlence için değildir.

54/17, 22, 32, 40. And olsun ki, Kur’-an’ı, öğüt olsun diye kolaylaştırdık; öğüt alan yok mudur?

38/29. (Ey Muhammedi Bu,) ayetleri ü-zerinde düşünsünler ve aklı olanlar ders alsınlar diye sana indirdiğimiz mübarek bir kitaptır.

38/67-68. De ki: “Bu Kur’an büyük bir haberdir, ama siz ondan yüz çeviriyorsunuz”.

38/87. Bu Kur’an ancak dünyalara bir öğüttür. 88. Onun verdiği haberi bir zaman sonra öğreneceksiniz.

7/203. (Ey Muhammedi) Onlara bir ayet getirmediğin zaman “Bir tane derleseydin ya!” derler. De ki: “Ben ancak Rabbim tarafından bana vahyolunana uvarım. Bu (Kitap) Rabbinizden gelen belgeler olup, inanmış bir toplum için bir rehber ve rahmettir. 204. Kur’an okunduğu zaman ona kulak verin ve susun ki, merhamet olunasınız.

7/52. Biz onlara, bir bilgiye göre açıkladığımız, inanan bir topluma rahmet ve rehber olan bir kitap getirdik.

25/32. İnkâr edenler: “Kur’an ona bir defada indirilmeli değil miydi?” dediler. Oysa, Biz onunla senin kalbini pekiştirmek için, onu ağır ağır okuyoruz.

19/97. (Ey Muhammedi) Biz onu (Kur’an’ı), onunla (Allah’dan) sakınanları müjdelemen ve inatçı toplumu uyarman için, senin dilinde (indirerek) kolaylaştırdık.

20/1. Ta, Ha. 2-4. (Ey Muhammedi) Biz sana Kur’an’ı, sen sıkıntıya düşesin diye değil, ancak (Allah’tan) korkanlara bir öğüt olarak, yeri ve yüce gökleri Yara-tan’ın katından indirdik.

20/113. Böylece onu Arapça bir okuyuş olarak indirdik ve onda her türlü tehdide yer verdik ki, sakınsınlar yahut bu onlara ibret versin.

56/75-80. Hayır; yıldızların yerleri üzerine yemin ederim ki -bunun ne büyük bir yemin olduğunu bir bilseniz-, bu, sadece arındırılmış olanların dokunabileceği, saklı bir Kitab’da bulunan değerli bir Kur’an’dır ve âlemlerin Rabbi tarafından indirilmiştir. 81. Siz bu sözü mü küçümsüyorsunuz? 82. Bundan payınızı yalanlamakla mı alıyorsunuz?

26/198-199. Biz onu (Kur’an’ı) yabancı dil konuşan birine indirseydik de, onlara onu okusaydı, ona yine inanmazlardı.

27/1. Tâ, Sîn. Bunlar Kur’an’ın ve apaçık Kitab’ın âyetleridir. 2-3. (Bunlar) namazı kılan, zekâtı veren ve âhiretten kesin olarak emin olan mü’minler için bir rehber ve müjdedir.

27/76. Bu Kur’an, İsrailoğulları’na, ayrılığa düştükleri şeylerin çoğunu anlatmaktadır. 77. Bu (Kur’an), inananlar için bir rehber ve rahmettir.

17/81. De ki: “Hak geldi, batıl yok oldu. Zaten batıl yok olucudur”. 82. Biz, Kur’an’ı inananlara şifa ve rahmet olarak indiriyoruz. O haksızlık yapanların ise sadece kaybını artırır.

17/88. De ki: “insanlar ve cinler bu Kur’an’ın bir benzerini ortaya koymak üzere bir araya gelseler ve birbirlerine arka çıksalar da, onun bir benzerini ortaya koyamazlar”. 89. Biz bu Kur’an’da insanlara her çeşit örneğe yer verdik. Öyle iken, insanların çoğu yalnızca küfre razı oldular.

17/9-10. Bu Kur’an en doğru olana iletir ve yararlı işler yapan mü’minlere, kendileri için büyük bir ödül olduğunu ve ahirete inanmayanlara acı bir azap hazırladığımızı müjdeler.

10/57. Ey insanlar! Rabbinizden size bir öğüt, gönüllerde olana bir şifa, inananlara bir rehber ve rahmet gelmiştir. 58. De ki: “Bunlar Allah’ın bol nimeti ve acımasıyladır”. Buna sevinsinler. Bu, onların topladıklarından daha iyidir.

11/1. Elif, Lâm, Râ. Bu, âyetleri kesinleştirilmiş, sonra da uzun uzun açıklanmış, Haberdar ve Bilge olan Allah katından bir kitaptır. 2. (Ey Muhammedi) “Ondan başkasına tapmayasınız diyedir; ben de O’ndan size bir uyarıcı ve müjdeciyim” (de).

12/2. Düşünesiniz diye onu (Kur’an’ı) Arapça bir okuyuş olarak indirdik.

6/105. Sana: “Sen okumuşsun” desinler diye ve bilen bir topluma onu (Kur’an’ı) açıklamak için ayetleri böyle türlü türlü anlatıyoruz.

6/55. Suçluların yolu açığa çıksın diye, âyetleri böylece açıklıyoruz.

6/92. (Ey Muhammedi) Bu, ana kenti (Mekke’yi) ve dolayında olanları uyarman için indirdiğimiz, kendinden öncekileri doğrulayan, mübarek bir Kitab’dır. Ahirete inananlar ona da inanırlar ve onlar namazlarını korurlar.

31/1. Elif, Lâm, Mîm. 2-3. Bunlar iyi davranan kimselere rahmet ve rehber olan hikmetli Kitab’ın âyetleridir.

39/23. Allah, en güzel sözü, (âyetleri) birbirine benzeyen ve tekrar eden17 Kitab’ı indirmiştir. Rablerinden korkanların, bu Kitab’dan derileri ürperir, sonra Allah’ı anmakla hem derileri, hem de gönülleri yatışır, işte bu Kitab, Allah’ın yol göstermesidir; onunla istediğini doğru yola kor. Allah kimi de saptırırsa, artık ona yol gösteren bulunmaz.

39/28. (Bu insanlar) sakınsınlar diye, pürüzsüz, Arapça bir okuyuş…

41/1. Hâ. Mîm. 2-5. (Bu Kitab) Esirgeyen ve merhamet eden (Allah) katından indirilmiştir; anlayan bir toplum için müjdeci ve uyarıcı olmak üzere, âyetleri Arapça bir okuyuş174 olarak açıklanmıştır. Ama çoğu yüz çevirmiştir, onlar işitmezler de: “(Ey Muhammedi) Bizi çağırdığın şeye karşı kalplerimiz kapalıdır; kulaklarımızda ağırlık, bizimle senin aranda anlaşmamıza engel vardır; (istediğini) yap, biz de yapacağız” derler.

41/41-42. Zikr (Kur’an) kendilerine gelince, onlar onu inkar etmişlerdir;175 oysa o, değerli bir Kitab’dır. Geçmişte ve gelecekte onu batıl kılacak yoktur. Bilge ve övülmeye layık olan (Allah) katından indirilmedir. 43. (Ey Muhammedi) Senin için söylenenler senden önceki peygamberler için de söylenenlerden farklı değildir. Senin Rabbin hem bağışlayan, hem de can yakıcı azab verendir. 44. Onu yabancı dilde bir Kur’an yapmış olsaydık: “Ayetleri açıklanmalı değil miydi? Bir Arab’a yabancı bir dille (söylenir) mi?” derlerdi. Ey Muhammedi De ki: “Bu, inananlara doğruluk rehberi ve gönüllerine şifadır”. İnanmayanların kulaklarında ağırlık vardır ve onlara kapalıdır; sanki bunlara uzak bir mesafeden sesleniliyor da anlamıyorlar.

42/17. Kitab’ı ve ölçüyü hak ile indiren Allah’tır. Ne bilirsin, belki de kıyamet vakti yakındır.

43/1. Hâ, Mîm. 2-3. Apaçık Kitab’a andolsun ki, anlamanız için biz onu (Kur’an’ı) Arapça bir okuyuş kılmışızdır.

44/1. Hâ, Mîm. 2-7. Apaçık Kitab’a andolsun. Biz onu kutlu bir gecede indirdik. Biz insanları uyarmaktayız. Her hikmetli işe o gecede hükmedilir. (Kur’an) Bizim katımızdan bir iştir. Biz (elçiler) göndermekteyiz. Eğer kesin olarak biliyorsanız, (Kur’an) senin Rab-binden -O Işiten’dir, Bilen’dir-, göklerin, yerin ve ikisi arasında bulunanların Rabbinden bir rahmettir.

44/58-59. (Ey Muhammedi) Biz, düşünüp öğüt alsınlar diye, Kur’an’ı senin dilinde (indirerek) kolaylaştırdık. Sen bekle, onlar da beklemektedirler.

45/11. işte bu (Kur’an) doğruluk rehberidir. Rablerinin âyetlerini inkâr edenlere, tiksindiren, can yakan bir azab vardır.

45/20. Bu (Kur’an), insanlar için belgeler, kesin olarak bilen toplum için bir rehberi ve rahmettir.

46/12. Bundan (Kur’an’dan) önce, önder ve rahmet olarak Mûsa’nın Kitabı vardı. Bu (Kur’an) onu doğrulayan ve haksızlık edenleri uyarmak ve iyi davrananlara müjde olmak üzere Arap diliyle (indirilen) bir Kitab’tır.

18/1-4. Övgü, O’nun katından çetin bir azabı bildirmesi, iyilikler işleyen mü’minlere, içinde temelli kalacakları güzel bir ödül olduğunu müjdelemesi ve “Allah çocuk edindi” diyenleri uyarması için, eğri bir yan bırakmadığı dosdoğru Kitab’ı kuluna (Muhammed’e) indiren Allah’adır.
18/54. Biz bu Kur’an’da insanlar için her çeşit örneğe yer verdik. (Ama) İnsan tartışmaya en düşkün varlıktır.

14/52. Bu (Kur’an insanların) kendisiyle uyarılmaları, O’nun tek bir Tanrı olduğunu bilmeleri ve akıl sahiplerinin öğüt almaları için insanlara bir bildiridir.

21/10. Size, içinde size öğüt olan bir Kitab indirdik; hiç düşünmüyor musunuz?

21/50. Bu (Kur’an) Bizim indirdiğimiz mübarek bir öğüttür. Siz mi onu inkâr ediyorsunuz?

69/38-40. Hayır; Görebildikleriniz ve göremedikleriniz üzerine yemin ederim ki, Kur’an şerefli bir elçinin (getirdiği) sözdür. 41. O, şair sözü değildir; ne az inanıyorsunuz! 42. Kâhin sözü de değildir; ne az düşünüyorsunuz! 43. O, alemlerin Rabbinden indirilmedir.
69/48. Bu (Kur’an) Allah’a karşı gelmekten sakınanlara bir öğüttür. 49. İçinizde yalanlayanlar bulunduğunu şüphesiz bilmekteyiz. 50. Bu, inkarcılar için de bir üzüntüdür. 51.0 şüphesiz kesin gerçektir. 52. Öyleyse, çok büyük Rabbinin adını teşbih et!

30/58. Bu Kur’an’da insanlar için her türlü örneği vermişizdir. Sen onlara bir mucize getirmiş olsan, inkar edenler: “Siz ancak saçma şeyler ortaya atanlarsınız” derler.

2/1. Elîf, Lâm, Mîm. 2. Şüphe götürmeyen bu Kitap, (Allah’tan) sakınanlara bir rehberdir.

3/138. Bu, insanlara bir açıklama, sakınanlara bir rehber ve bir öğüttür.

3/7. Sana Kitab’ı indiren O’dur. Onda kesin (anlamlı) ayetler -ki bunlar Kitab’ın esasıdır- ve benzeşen diğerleri vardır. Gönüllerinde eğrilik bulunan kimseler, karışıklık çıkarmak arzusu ve (kendilerine göre) yorumunu180 yapmak amacıyla, ondaki benzeşen âyetlere uyarlar. Oysa onların yorumunu ancak Allah bilir. İlimde derinleşmiş olanlar: “Ona inandık; hepsi Rabbimizin katındandır” derler. Ancak akıl sahipleri ders alırlar.

4/174. Ey insanlar! Rabbinizden size kesin bir delil geldi; size, aydınlatıcı bir ışık indirdik.

4/82. KuPan üzerinde düşünmüyorlar mı? Şayet (o) Allah dışında birinin katından olsaydı, onda çok çelişkiler bulurlardı.

13/37. Böylece, biz Kur’an’ı arabî bir yasa olarak indirdik. Sana ilim geldikten sonra onların hevalarına uyarsan, Allah’a karşı ne bir himayecin, ne de bir koruyanın bulunur.

59/21. (Ey Muhammedi) Eğer Biz Kur’an’ı bir dağa indirmiş olsaydık, sen onun gönülden baş eğerek Allah korkusuyla parça parça olduğunu görürdün. Bu misalleri, düşünsünler diye veriyoruz.

24/1. (Bu,) indirip belirleyici kıldığımız bir sûredir. Öğüt alasınız diye, onda apaçık âyetler indirdik.

24/34. Biz size açıklayıcı âyetler, sizden önce gelip geçenlerden bir örnek ve Allah’a karşı saygılı olanlara bir öğüt indirdik.

24/46. Biz size, açıklayıcı ayetler indirdik. Allah dilediğini doğru yola eriştirir.

22/16. İşte böylece onu (Kur’an’ı) apaçık âyetler olarak indirdik. Şüphesiz Allah, dilediğine yol gösterir.

9/124. Ne zaman bir sûre indirilse, onlardan kimi: “Bu hanginizin imanını artırdı?” der. inananlara gelince, bu onların imanını artırır ve onlar (bununla) sevinirler. 125. Kalplerinde hastalık bulunanlara gelince, bu onların pisliklerine pislik katar ve onlar inkarcı olarak ölürler.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz