Kuş ve karınca dilini bilen, hükümdar peygamberlerden biri olan, insanlardan, cinlerden ve kuşlardan ordusu bulunan, Davud peygamberin oğlu Hz Süleyman Peygamberin Kur’anı Kerim’deki duası şöyle.
رَبِّ أَوْزِعْنِي أَنْ أَشْكُرَ نِعْمَتَكَ الَّتِي أَنْعَمْتَ عَلَيَّ وَعَلَى وَالِدَيَّ
وَأَنْ أَعْمَلَ صَالِحًا تَرْضَاهُ وَأَدْخِلْنِي بِرَحْمَتِكَ فِي عِبَادِكَ
الصَّالِحِينَ
Rabbi evzi’nî en eşküra ni’meteke’l-letî en’amte aleyye ve alâ vâlideye ve en’amele sâ lihan terdÂhü ve edhılnî biğrahmetike fî ıbâdike’s-salihîn.
“Ey Rabbim! Beni bağışla. Bana, benden sonra kimseye lâyık olmayacak bir hükümdarlık bahşet. Şüphesiz sen çok bahşedicisin.” (Sad Suresi, 35. ayet)
رَبِّ اغْفِرْ لِي وَهَبْ لِي مُلْكًا لَّا يَنبَغِي لِأَحَدٍ مِّنْ بَعْدِي إِنَّكَ
أَنتَالْوَهَّابُ
Rabbi’ğfirlî ve heblî mülken lâ yenbeğî li ehadin min ba ‘diinneke ente’l –vehhâb.
“Ey Rabbim! Beni; bana, anne ve babama verdiğin nimetlere şükretmeye ve razı olacağın iyi ameller işlemeye sevk et. Beni rahmetinle iyi kullarının arasına kat.” (Nemi Suresi, 19. ayet)