Hz İsa ve Hz Meryem ile ilgili ayetler

Yüce kitabımız Kuranı Kerim’de Hz İsa ve Hz Meryem ile ilgili ayetleri bu sayfada derledik. İşte Kuranı Kerim’de geçen Hz İsa ve Hz Meryem ile ilgili ayetler.

19/16. Kitap’ta Meryem’i de an! Hani o, ailesinden ayrılmış ve doğu yönünde bir yere çekilmişti. 17. İnsanlarla arasına bir perde germişti. Ona Ruhumuzu (Cebrail’i) gönderdik de, ona tam bir insan şeklinde göründü. 18. Meryem: “Eğer (Allah’tan) sakınan biri isen, senden Rahman’a sığınırım” dedi. 19. (Cebrail:) “Ben ancak Rabbimin sana gönderdiği bir elçisiyim, sana temiz bir oğlan bağışlamak için geldim” dedi. 20. (Meryem:) “Bana bir insan dokunmamışken, ben kötü bir kadın da değilken, nasıl oğlum olabilir?’’ dedi. 21. (Cebrâil:) “Bu senin için böyledir” dedi. “Rabbin: «Bu benim için çok kolaydır. Onu insanlara bir âyet ve Bizden bir rahmet kılacağız» buyurdu” dedi. Ve iş olup bitti. 22. Meryem, ona gebe kaldı ve onunla uzak bir yere çekildi. 23. Doğum sancısı onu bir hurma ağacının dibine getirdi. “Keşke bundan önce ölseydim de, unutulup gitseydim” dedi. 24-26. (Meryem’in) altından (bir ses) kendisine şöyle seslenmişti: “Sakın üzülme! Rabbin, karnında olanı şerefli kılmıştır. Hurma ağacını kendine doğru silkele, üstüne taze hurma dökülsün. Ye, iç; gözün aydın olsun! İnsanlardan birini görecek olursan: «Ben Rahman’a oruç adadım. Bugün hiç bir insanla konuşmayacağım» de!” 27-28. Meryem, çocuğunu kucağında taşıyarak kavmine getirdi. Onlar: “Ey Meryem! Sen şaşılacak bir şey yaptın. Ey Hârun’un kızkardeşi! Baban kötü bir kişi değildi, annen de iffetsiz değildi” dediler. 29. (Meryem) onu gösterdi. Onlar: “Beşikteki çocukla nasıl konuşabiliriz” dediler. 30-33. (Çocuk:) “Ben Allah’ın kuluyum. Bana Kitab’ı verdi ve beni peygamber yaptı. Nerede olursam olayım, beni mübarek kıldı ve sağ oldukça bana namazı, zekatı ve anneme iyi davranmamı emretti. Beni âsi bir zorba kılmadı. Doğduğum gün, öleceğim gün ve dirileceğim gün bana selam olsun” dedi. 34. İşte hakkında şüpheye düştükleri Meryem oğlu îsa, gerçek söze göre budur.

43/59. O (İsa) ancak, kendisine nimet verdiğimiz ve israiloğulları’na örnek kıldığımız bir kuldur.

43/63-64. İsa açık belgeleri getirdiği zaman: “Size hikmeti getirdim ve ayrılığa düştüğünüz şeylerin birkısmını açıklamak üzere geldim. Allah’a karşı saygılı olun, bana itaat edin! Allah benim de Rabbimdir, sizin de Rabbinizdir. Artık O’na kulluk edin, bu doğru yoldur” demişti. 65. Ama, gruplar ayrılığa düştüler. Can yakıcı günün azabına uğrayacak olan zâlimlerin vay hâline!

21/91. İffetini koruyana (Meryem’e) rûhumuzdan üflemiş, onu ve oğlunu dünyalar için bir mûcize kılmıştık. 92. işte, sizin bu dîniniz İslâm, tek bir dindir ve Ben de Rabbinizim, artık Bana kulluk edin.

23/50. Meryem’in oğlunu da, annesini de mûcize kıldık. Her ikisini de, pınarı bulunan, oturmaya elverişli yüksek bir yere yerleştirdik.

2/253. Biz bu elçilerin kimine kiminden fazla iyilikte bulunduk. Allah, içlerinden kimine konuştu, kimini de mertebe bakımından yükseltti. Meryemoğlu İsa’ya açık belgeleri verdik ve onu Kutsal Ruh’la destekledik. Allah dileseydi, onlardan sonrakiler kendilerine açık belgeler geldikten sonra birbirlerini öldürmezlerdi. Fakat anlaşmazlığa düştüler ve onlardan kimi inandı, kimi de inkâr etti. Allah dileseydi, birbirlerini öldürmezlerdi, fakat Allah istediğini yapar.

3/35. İmran’ın karısı: “Râbbim! Karnımda olanı sırf sana adadım, benden kabul buyur! Sen işiten ve Bilen’sin” demişti. 36. Onu doğurduğunda -Allah onun ne doğurduğunu bildiği hâlde-: “Ya Rabbi! Kız doğurdum. Erkek kız gibi değildir ve ben ona Meryem adını verdim. Onu da, soyunu da, kovulmuş kötü Şeytan’dan sana güveniyorum” demişti. 37. Rabbi o kızı güzel bir şekilde kabullendi, onu güzel bir bitki gibi yetiştirdi ve onu Zekeriyya’nın korumacılığına verdi. Zekeriyya Mabed’e her girişinde, onun yanında bir yiyecek bulurdu. “Ey Meryem! Bu sana nereden (geldi)?” derdi. Meryem de: “Bu Allah’ın katındandır” derdi. Allah, dilediğini hesapsızca rızıklandırır.

3/42-43. Melekler: “Ey Meryem! Allah seni seçti, arıttı ve seni bütün kadınlara üstün tuttu. Ey Meryem! Rabbine gönülden boyun eğ, secdeye var, rükû edenlerle beraber rükû et!” demişlerdi. 44. (Ey Muhammed!) Bu, sana bildirdiğimiz gayb haberlerindendir. Meryem’e hangisi bakacak diye oklarıyla kurra çekerlerken sen yanlarında değildin. Çekişirlerken de yanlarında değildin. 45. Melekler “Ey Meryem! Allah kendi katından bir kelimeyi sana müjdeler; onun adı Meryem oğlu îsa Mesih’tir. O, dünya ve ahirette gözde ve yakın kılınanlardandır” demişlerdi. 46. (İsa) insanlarla beşikte iken de, yetişkin iken de konuşacaktır; o iyilerdendir. 47. Meryem: “Rabbim! Bana bir insan dokunmamışken nasıl çocuğum olabilir?” dedi. Melek de: “Senin için bu böyledir. Allah dilediğini yaratır. O, bir işin olmasını dilerse ona «Ol!» der ve o da olur” dedi. 48-51. Allah ona Kitab’ı, hikmeti, Tevrat’ı ve İncil’i öğretecek ve İsrailoğulları’na (şöyle diyen) bir elçi kılacaktır: “Ben size Rabbinizden bir belge getirdim. Ben çamurdan kuş şeklinde bir heykel yapıp ona üfleyeceğim, o da Allah’ın izni ile kuş olacak; anadan doğma körü ve alacalıyı iyi edeceğim; Allah’ın emri ile ölüleri dirilteceğim; yiyeceklerinizi ve evlerinizde sakladıklarınızı bildireceğim. Eğer inanırsanız bunda sizin için ders vardır. Benden önce gelen Tevrat’ı tasdik ederek, size haram kılınanların birkısmını helal etmem için Rabbinizden size bir belge getirdim. Öyleyse Allah’a saygılı olun ve bana itaat edin. Allah hem benim Rabbim, hem de sizin Rabbinizdir. O’na tapın; doğru yol budur”. 52-53. îsa, onların inkâr edeceğini anlayınca: “Allah yolunda bana kimler yardımcı olur?” dedi. Sadık dostları (Havariler): “Allah’ın yardımcıları Biziz; biz Allah’a inandık. Bizim (Allah’a) teslim olduğumuza şahit ol. Rabbimiz! İndirdiğine inandık ve Elçine uyduk; öyleyse bizi şahitlik edenlerle beraber yaz” dediler. 54. Onlar tuzak kurdular, Allah da tuzak kurdu. En iyi tuzağı Allah kurar. 55-57. Allah demişti ki: “Ey îsa! Senin canını alacağım ve seni kendime yükselteceğim, seni inkârcılardan temizleyeceğim; sana uyanları, kıyamet gününe kadar inkârcılardan üstün tutacağım. Sonra bana döneceksiniz ve anlaşamadığınız hususlarda aranızda hüküm vereceğim, inkâr edenlere gelince, onlara dünya ve ahirette çetin bir azabla azap edeceğim. Onların hiç bir yardımcısı olmayacaktır. Ama inanıp yararlı işler yapanlara gelince, onların ücretlerini (Allah) kendilerine ödeyecektir. Allah haksızlık yapanları sevmez”. 58. Sana bu okuduklarımız, âyetlerden ve hikmetli Kur’an’dandır. 59. Allah katında İsa’nın durumu, Âdemin durumu gibidir. Adem’i topraktan yaratmıştı. Sonra ona: “Ol!” demiş; o da olmuştu.

4/156-158. Bu, bir de inkârlarından, Meryem’e büyük iftiralarından ve: “Biz Allah’ın Elçisi Meryem oğlu îsa Mesih’i öldürdük” demelerinden ötürüdür. Oysa, onu öldürmediler ve asmadılar; fakat kendileri öyle sandılar. Doğrusu, anlaşmazlığa düştükleri şeyde şüphededirler. Bu hususta zanna uymaktan başka kesin bir bilgileri yoktur. Onu öldürdüklerini kesinkes bilemediler. Bilakis Allah onu kendisine yükseltti. Allah güç-lüdür, Bilgedir. 159. Kitaplılar’dan hiç bir kimse yoktur ki, ölümünden önce ona (îsa’ya) inanmasın. Kıyamet günü o da onların aleyhine tanıklık edecektir.

4/171. Ey Kitap Ehli! Dininizde taşkınlık etmeyin. Allah hakkında ancak gerçek olanı söyleyin. Meryem oğlu îsa Mesîh. Allah’ın Elçisi, Meryem’e verdiği sözü ve kendinden bir rûh’tur. Allah’a ve elçilerine inanın. “Üçtür” demeyin; İyiliğiniz için bundan vazgeçin. Allah, ancak tek bir Tanrı’dır; O çocuk sahibi olmaktan yücedir. Göklerde olanlar ve yerde olanlar O’nundur. Vekil olarak Allah yeter. 172, Mesîh de, gözde melekler de Allah’a kul olmaktan çekinmezler. O’na tapmaktan kim çekinir ve büyüklük taslarsa, (bilsin ki) O onların hepsini huzurunda toplayacaktır.

61/6. Meryemoğlu İsa: “Ey İsrailoğulları! Ben, benden önce gelmiş olan Tevrat’ı doğrulayan, benden sonra gelecek ve adı Ahmed olacak bir elçiyi müjdeleyen, Allah’ın size gönderilmiş bir elçisiyim” demişti. Ama o Elçi (Muhammed) kendilerine açık belgelerle geldiği zaman: “Bu apaçık bir büyüdür” dediler.

5/110. Allah: “Ey Meryem oğlu îsa! Sana ve anana olan nimetimi an!” demişti “Beşikte ve yetişkin iken insanlarla konuşurken seni Kutsal Ruh’la desteklemiştim. Sana Kitab’ı, hikmeti, Tevrat’ı ve Incil’i öğretmiştim. Sen iznimle çamurdan kuş biçiminde bir şekil yapıyor ve ona üflüyordun da, yine Benim iznimle kuş oluyordu. Körü.ve alacalıyı iznimle iyileştirmiştin. İznimle ölüleri çıkarıyordun. Sen, israiloğulları’na açık belgelerle geldiğin ve onların inkâr edenleri: «Bu, ancak açık bir büyüdür» dedikleri zaman, Ben onlara senden el çektirdim” dedi. 111. Havariler’e: “Bana ve Elçim’e inanın!” diye bildirmiştim. Onlar da: “İnandık; bizim Müslüman olduğumuza tanık ol” demişlerdi. 112. Havariler: “Ey Meryem oğlu İsa! Rabbin, gökten bize bir sofra indirebilir mi?” demişlerdi de, o: “Eğer inanıyorsanız Allah’a saygılı olun” demişti. 113. Onlar: “Ondan yemeyi, kalplerimizin tatmin olmasını, senin bize doğru söylediğini bilmek ve ona tanık olmak istiyoruz” dediler. 114. Meryem oğlu îsa: “Ey Allahım, Rabbimiz! geçmiş ve geleceklerimiz için bir bayram ve senden bir belge olmak üzere, bize gökten bir sofra indir. Bizi rızıklandır. Sen rızık verenlerin en iyisisin” dedi. 115. Allah “Ben onu size indireceğim. Ama bundan sonra sizden inkâr edene, hiç kimseye azap etmeyeceğim bir azabla azap edeceğim” dedi. 116-118. Allah: “Ey Meryem oğlu İsa! Sen mi insanlara: “Beni anamı tanrı edinin” dedin?” demişti de, İsa: “Hâşâ; hakkım olmayan bir sözü söylemek bana yaraşmaz. Şayet (böyle bir şey) söylemiş, olsaydım, Sen onu bilirdin. Sen benim içimde olanı bilirsin, ben Senin zatında olanı bilmem, çünkü gaybı ancak Sen bilirsin. Ben onlara ancak: “Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah’a tapın” diye, bana emrettiğini söyledim. Aralarında bulunduğum sürece onlara gözcü idim. Beni öldürdüğün zaman, onları Sen gözlüyordun. Zaten Sen herşeye tanıksın. Eğer onlara azap edersen, onlar Senin kullarındır. Eğer onları bağışlarsan, şüphesiz Sen Üstün’sün, Bilge’sin” demişti. 119. Allah: “Bugün, doğru olan kimselere doğruluklarının yarar sağladığı gündür. Onlara, altlarından ırmaklar akan, içinde temelli kalacakları cennetler vardır. Allah onlardan hoşnut olur, onlar da Allah’tan hoşnut olurlar, işte başarı budur” dedi.

5/72. Andolsun “Allah, Meryem oğlu Mesih’in kendisidir” diyenler kâfir olmuşlardır. Oysa Mesih: “Ey israiloğulları! Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah’a tapın; kim Allah’a ortak koşarsa, doğrusu Allah cenneti ona haram eder, onun varacağı yer ateştir, haksızlık edenlerin yardımcıları yoktur” demişti.

5/75. Meryemoğlu Mesîh sadece bir elçidir. Ondan önce de elçiler gelip geçmiştir. Onun annesi-de dosdoğrudur. Her ikisi de yemek yerdi. Onlara âyetleri nasıl açıkladığımıza bir bak, sonra da nasıl (ayartılarak) döndürüldüklerine bak.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz