Hz Hud ve Ad kavmi ile ilgili ayetler

Yüce kitabımız Kuranı Kerim’de Hz Hud ve Ad kavmi ile ilgili ayetleri bu sayfada derledik. İşte Kuranı Kerim’de geçen Hz Hud ile ilgili ayetler.

54/18. Ad kavmi yalanlamıştı; Benim azabım ve uyarmam nasılmış? 19-20. Nitekim uğursuzluğu devam eden bir günde, onların üzerlerine, insanları sökülmüş hurma kütüğü gibi kopararak yere seren, dondurucu bir rüzgar gönderdik. 21. Benim azabım ve uyarmam nasılmış?

7/65. Ad kavmine de kardeşleri Hud’u gönderdik. O: “Ey kavmim! Allah’a tapın, O’ndan başka tanrınız yoktur. O’na saygılı olmayacak mısınız?” dedi. 66. Kavminden inkar edenlerin ileri gelenleri: “Biz senin bir budalalık içinde olduğunu görüyor ve senin yalancı olduğunu düşünüyoruz” dediler. 67-69. O: “Ey kavmim! Bende hiç bir budalalık yok; tam aksine, ben alemlerin Rabbi’nin Elçisi’yim. Size Rabbimin gönderdiği bilgileri iletiyorum ve ben sizin için güvenilir bir öğütçüyüm. Sizi uyarmak üzere aranızdan biriyle, Rabbinizden size bir öğüt gelmesine mi şaştınız? Nûh kavminden sonra, sizi onların yerine getirdiğini ve vücutça da onlardan üstün kıldığını hatırlayın. Allah’ın nimetlerini anın; belki kurtuluşa erersiniz” dedi. 70. Onlar: “Bize, yalnız Allah’a tapmamız ve atalarımızın taptıklarını bırakmamız için mi geldin? Eğer doğru sözlülerden isen, bizi korkuttuğun şeyi başımıza getir” dediler. 71. Hud: “Hiç şüphesiz, Rabbinizden bir öfke ve pis bir azap başınıza gelecektir. Benimle, Allah’ın kendilerine herhangi bir güç indirmediği, atalarınızın ve sizin uydurduğunuz adlar hakkında mı tartışıyorsunuz? Artık bekleyin; ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim” dedi. 72. Biz rahmetimizle onu^ ve onunla beraber olanları kurtardık. Âyetlerimizi yalanlayanların ve inanmamış olanların kökünü kazıdık.

26/123. Âd kavmi de elçileri yalanladı. 124-135. Kardeşleri Hûd onlara: “Allah’a karşı saygılı olmaz mısınız? Ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; Allah’a saygılı olun ve bana itaat edin. Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; ecrim ancak âlemlerin Rabbine aittir. Siz her yüksek yere koca bir bina kurup, boş şeylerle mi uğraşırsınız? Temelli kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladığınızı zorbaca mı yakalarsınız?519 Artık Allah’ı sayın ve bana itaat edin. Bildiğiniz şeyleri size verene saygılı olun; davarları, oğulları, bahçeleri ve akarsuları size O vermiştir. Ben sizin hakkınızda büyük bir günün azabından korkuyorum” dedi. 136-138. Onlar: “İster öğüt ver, ister öğüt verenlerden olma, bizce birdir. Bu durumumuz öncekilerin geleneğidir. Biz azaba uğratılacak da değiliz” dediler. 139. Böylece onu yalanladılar; Biz de kendilerini yokettik. Bunda, şüphesiz ki bir ders vardır; ama çoğu inanmamaktadır. 140. Senin Rabbin üstündür, çok merhametlidir.

11/50-52. Âd’a kardeşleri Hûd’u gönderdik. “Ey kavmim! Allah’a tapın, O’ndan başka tanrınız yoktur. Siz (Allah hakkında) yalnızca yalan uyduruyorsunuz.! Ey kavmim! Buna karşılık sizden bir ücret istemiyorum. Benim ücretim, ancak beni yaratana aittir. Düşünmüyor musunuz? Ey kavmim! Rabbinizden bağışlanma dileyin. Sonra O’na yönelin ki, size gökten bol bol yağmur göndersin, gücünüze güç katsın, suç işleyerek yüz çevirmeyin” dedi. 53-57. Onlar: “Ey Hûd! Sen bize açık bir belge getirmedin. Senin sözünden ötürü, biz tanrılarımızı bırakmayız ve sana da inanmayız. Sana «Seni tanrılarımızdan biri kötü çarpmış» demekten başka bir söz bulamıyoruz” dediler. Hud: “Ben Allah’ı tanık gösteriyorum. Siz de tanık olun ki, ben sizin O’ndan başkasını (Allah’a) ortak koşmanızdan uzağım. Hepiniz bana tuzak kurun, sonra bana süre de vermeyin. Ben, Rabbim ve Rabbiniz olan Allah’a güveniyorum. Hiç bir canlı yoktur ki, Allah onu perçeminden tutmamış olsun Rabbim şüphesiz doğru yoldadır. Eğer yüz çevirirseniz, ben size benimle gönderileni bildirdim. Rabbim sizden başka bir topluluğu yerinize getirecektir. (O zaman) O’na bir şey de yapamazsınız. Rabbim herşeyi korumaktadır” dedi. 58. Buyruğumuz gelince, Hud’u ve beraberindeki inananları rahmetimizle kurtardık, onları çetin bir azaptan koruduk. 59. İşte bu, Rablerinin ayetlerini bile bile inkar eden, elçilerine baş kaldıran ve her inatçı zorbanın emrine uyan Âd kavmidir. 60. Bu dünyada ve kıyamet gününde de lanet peşlerindedir. Bilin ki, Âd kavmi Rabblerini inkar ettiler. Bilin ki, Hud’un kavmi Âd yok oldu.

41/14. Onlara, önlerinden ve ardlarından; her yönden: “Allah’tan başkasına kulluk etmeyin” diyen elçiler gelmişti. Onlar: “Eğer Rabbimiz böyle bir şey dileseydi melekler indirirdi. Doğrusu, sizinle gönderileni inkâr ederiz” demişlerdi. 15. Âd kavmi yeryüzünde haksız yere büyüklük taslamış: “Bizden daha güçlü kim vardır?” demişti. Onlar, kendilerini yaratan Allah’ın onlardan daha güçlü olduğunu görmüyorlar mıydı? Âyetlerimizi bile bile inkâr ediyorlardı. 16. Rezillik azabını onlara dünya hayatında tattırmak için, o uğursuz günlerde üzerlerine dondurucu bir rüzgar gönderdik. Ahiret azabı ise daha alçaltıcıdır; üstelik, onlar yardım da görmezler.

46/21. (Ey Muhammed!) Âd kavminin kardeşi Hud’u an; ondan önce ve sonra: “Allah’tan başkasına kulluk etmeyin” diyen nice uyarıcılar gelip geçmişken, Ahkaf521 bölgesinde kavmini uyarmış ve: “Ben sizin hakkınızda, büyük bir günün azabından korkuyorum” demişti. 22. “Bize, bizi tanrılarımızdan alıkoymak için mi geldin? Doğru sözlülerden isen, bizi tehdit ettiğin şeyi başımıza getir” dediler. 23. (Hud:) “Bunun bilgisi Allah katindadır; ben size benimle gönderileni tebliğ ediyorum. Fakat sizin cahil bir millet olduğunuzu görüyorum” dedi. 24-25. Azabın yaygın bir bulut hâlinde vadilerine doğru yöneldiğini gördüklerinde: “Bu yaygın bulut bize yağmur yağdıracaktır” dediler. Hayır, o acele ettiğiniz şeydir; canyakıcı azap veren bir rüzgardır; Rabbinin buyruğu ile herşeyi yok eder! Bunun üzerine evlerinin harabelerinden başka bir şey görünmez oldu. Biz suçlu milleti işte böyle cezalandırırız. 26. (Ey Mekkeli putperestler!) Biz onları, sizi yerleştirmediğimiz yerlere yerleştirmiş ve onlara kulaklar, gözler ve kalpler bahşetmiştik; ama Allah’ın ayetlerini bile bile inkar ettikleri için kulakları, gözleri ve kalpleri onlara bir fayda sağlamadı ve alaya aldıkları şeyler onları kuşatıp yokedi verdi.

51/41-42. Âd kavminde de (ibret vardır). Onların üzerine, uğradığı hiç bir şeyi bırakmayıp, hepsini toza çeviren kuru bir rüzgar göndermiştik.

69/4. Semûd ve Âd tepelerine inecek azabı yalanlamışlardı. 5. Semûd, korkunç bir çığlık ile yok edildi. 6. Âd de, önünde durulmaz, dondurucu bir rüzgârla yok edildi. 7. Allah onların kökünü kesmek üzere, üzerlerine o rüzgarı yedi gece sekiz gün estirdi. Halkın, kökünden çıkarılmış hurma kütükleri gibi yere yıkıldıklarını görürdün. 8. Onlardan arda kalmış bir şey görüyor musun?

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz